Bir gün dedim ki, “hadi bakalım, bugün ne çıksa bahtıma”. Slotter’ı açtım, şöyle bir göz gezdirdim. O da ne? Karşıma çıkıverdi: Release the Kraken. Dedim bu nedir, canavarlı manavarlı bir şey mi? Evet, öyle ama öyle bir öyle ki… Denizin dibinden, cebime fırtına gibi esen bir şans çıktı desem yeridir.
Kraken’le Dans Etmek
Oyun başlar başlamaz bi karanlık bastı ekranı. Bi ürperdim önce. Ama sonra? Hop! Kraken’in kolları sarıyor ekranı, ama öyle kucaklayarak değil ha, bildiğin kazanç yağdırıyor. Bir anda “Free Spins” diye bağırıyorum. Sanki yıllardır özlemişim gibi…
Her spin, ayrı bir keşif. Ekranda semboller değil sanki denizaltı hazine haritası dönüyor. Kraken desen, haşin ama sevilesi. Hele o bonus turu yok mu, resmen bayram havası. “Hadi oğlum Kraken, ver yüzünü” deyip ekranın başında kendime tezahürat yapıyorum. Utanmasam davul zurna çağıracağım.
Slotter’dan Gir, Kraken’i Serbest Bırak
Şimdi arkadaşım, oyunu anlatıyoruz ama nerede oynadığın da mühim. Slotter’sız Kraken olur mu hiç? O site var ya, hayat kurtarıyor resmen. Ne kasma ne donma. Tertemiz. Mis gibi. Mobilde de çalışıyor, tablette de. Hatta tost makinesine bağlasan orada da oynanır, o derece.
Slotter’da oynarken, o Kraken sanki benim arkadaşım olmuş gibi. Arayüz desen cuk oturmuş. “Hadi bakalım Kraken’im” deyip başlıyorsun oyuna. Sonra bir bakmışsın, ekran ışıl ışıl. Kazançlar yağıyor, moral tavan.
Derinlerde Saklı Şans
Bu oyun var ya, tam bir duygu seli. Bir spin atıyorsun, hop ızgara. Bir daha çeviriyorsun, bonus turu. Kendi kendime “ulan bu işte bir keramet var” deyip duruyorum. Kimi zaman kaybediyorsun ama o kazanma hissi… anlatılmaz yaşanır.
Kraken seni içine çekerken, sen de hayallerine koşuyorsun. Denizin dibindeki altın sandıkları tek tek açılıyor. Her biri umut dolu. Hele o çarpanlar yok mu, ekrana bakarken gözlerin büyüyor. Yani anlayacağın, bu oyun bildiğin başka bir dünya.